İstanbul Haberleri

“ÇAĞIN AYNASINDA ŞAİRİN YÜZÜ SERDAR ERBEKLER İLE DERİN BİR SÖYLEŞİ”

“ÇAĞIN AYNASINDA ŞAİRİN YÜZÜ SERDAR ERBEKLER İLE DERİN BİR SÖYLEŞİ”
12 views
19 Mayıs 2025 - 9:13

Modern Türk Şiirine Derin Bir Yolculuk: Serdar Erbekler ile Edebiyat, Yalnızlık ve Toplum Üzerine
Röportaj: Gazeteci Funda

Günümüz Türk şiirinin dikkatle izlenen kalemlerinden Serdar Erbekler, hem bireyin içsel dünyasını hem de toplumun çalkantılı yüzünü ustalıkla işleyen şiirleriyle dikkat çekiyor. Onun dizelerinde sadece kelimeler değil, aynı zamanda çağımızın sancıları, yalnızlığı ve sorgulamaları da yankılanıyor. Bu özel röportajda Serdar Erbekler ile şiirin değişen doğasını, genç şairlere önerilerini ve edebiyatın dönüştürücü gücünü konuştuk.

Funda: Serdar Bey, şiirlerinizde yoğun bir yalnızlık duygusu, zaman zaman bir yabancılaşma ve bunun yanında keskin toplumsal eleştiriler hissediliyor. Bu temaları bu kadar güçlü bir şekilde işlemenizin ardında ne yatıyor?

Serdar Erbekler: Her şey insanla başlıyor. Modern bireyin içsel çöküşü, toplumdan kopuşu, kimlik bunalımı, hız çağının dayattığı yüzeysellik… Benim için şiir, bu karmaşık gerçekliği anlatmanın en derin ve dürüst yoludur. O yalnızlık ve yabancılaşma aslında bana ait değil sadece; bu çağın, bu toplumun insanına ait. Birçok kişi kendini kalabalıklar içinde yalnız hissediyor. Teknolojiyle çevrili olsak da duygusal olarak çok izole bir hâle geldik. Ben de bu kırılmayı, bu içsel çatışmayı şiirle dile getiriyorum.

Funda: Günümüzde birçok kişi sosyal medyada “şiir” adı altında kısa metinler paylaşıyor. Sizin de söylediğiniz gibi bu çağın insanı duygularını hızlıca tüketiyor. Sizce şiirin tanımı ya da işlevi değişti mi?

Serdar Erbekler: Evet, şiir bir dönüşüm geçirdi ama özü değişmedi. Sosyal medyada gördüğümüz şeylerin çoğu edebi metin değil, duygusal anekdotlar ya da iç döküşler. Elbette onların da bir karşılığı var ama şiir öyle kolay yazılan bir şey değildir. Şiir hâlâ bir direnç alanıdır. Hâlâ insanın en derin noktasına ulaşmak için çaba ister. Şiir, moda akımlara göre şekillenmez; zamanın değil, insanın ruhuna hitap eder. Popüler olmak için değil, kalıcı olmak için yazılır şiir. Bu yüzden birkaç dizelik metinlerle karıştırılmamalı.

Funda: Şiirlerinizde bireyin iç dünyası kadar toplumsal meseleler de yer alıyor. Özellikle ekonomik eşitsizlik, adalet arayışı, çocukluk travmaları gibi konular sıkça işleniyor. Şiir, sizce gerçekten toplumu dönüştürebilir mi?

Serdar Erbekler: Kesinlikle dönüştürür. Şiirin gücü sessiz ama derindir. Bazen bir dize, bir insanın tüm hayatını etkileyebilir. Şiir okuyan insan sorgulamaya başlar, empati kurar, geçmişiyle yüzleşir. İşte bu farkındalık, küçük ama kalıcı bir devrimdir. Toplumsal dönüşüm bireysel uyanışla başlar. Benim işim, o uyanışa bir kıvılcım yakmak. Bir çocuğun gözünden hayata bakmak, bir kadının sessizliğini duymak, yaşlı bir adamın içsel yorgunluğunu hissettirmek… Bunları şiirle anlatabildiğinizde, yalnızca bir metin değil, bir vicdan bırakmış olursunuz okuyucunun zihnine.

Funda: Özellikle çocuk edebiyatına ve genç kuşaklara da değiniyorsunuz. Çocukların ve gençlerin dünyasına şiirle dokunmak nasıl bir sorumluluk?

Serdar Erbekler: Çok büyük bir sorumluluk. Çünkü çocuklara şiir yazmak demek, bir zihni şekillendirmek demektir. Onların hayal gücü yetişkinlerden çok daha güçlü ama aynı zamanda çok daha hassas. Şiir aracılığıyla onlara umut verebilir, sevgiyi, doğayı, dostluğu anlatabilirsiniz. Gençlik ise arayış dönemidir. O arayışta doğru bir şiirle karşılaşmak, hayatın yönünü değiştirebilir. Bu yüzden çocuklara ve gençlere yönelik edebi çalışmalar bence geleceğe bırakılmış en kıymetli mirastır.

Funda: Şiir yazmaya yeni başlayan gençlere neler önerirsiniz? Yolun başındayken nelerden uzak durmalılar?

Serdar Erbekler: Öncelikle sabırsızlıktan uzak durmalarını öneririm. İyi bir şiir, sabırla, emekle ve içsel bir derinlikle oluşur. Bugün herkes şiir yazıyor ama çok azı gerçekten şiirle nefes alıyor. Genç şairlere tavsiyem: Çok okuyun. Sadece şiir değil; felsefe, sosyoloji, psikoloji, tarih okuyun. Hayatı anlamadan, insanı çözmeden şiir yazamazsınız. Ve en önemlisi: Kendinizi taklit etmeyin. Her yazdığınız metin sizi biraz daha özgün kılmalı. Kendi sesinizi bulmak kolay değil ama o ses bulunduğunda, okur da sizi bulur.

Funda’nın Notu:
Serdar Erbekler’in dizelerinde yalnızca kelimeler değil, bir çağın ruhu dolaşıyor. Onun şiirleri, içinden geçtiğimiz bu hızlı, yorucu, kalabalık ama aslında çok yalnız döneme bir itiraz gibi. Şiirle hem bireyi hem de toplumu anlamaya, değiştirmeye çalışan bir şairle bu derin sohbet, bize gösteriyor ki; şiir hâlâ var, hâlâ direniyor ve hâlâ dokunuyor.

Copyright © 2020 istanbuldemeci.com - Sitemizde yayınlanan haberlerin telif hakları gazete ve haber kaynaklarına aittir, haberleri kopyalamayınız.